Vizesiz Belarus ve Moldova

Türkiye, Belarus ve Moldova ile vizeleri karşılıklı kaldırdı

Türkiye ile Belarus ve Moldova arasında vizelerin karşılıklı olarak kaldırılmasına ilişkin imzalanan anlaşma resmen yürürlüğe girdi. Vizelerin karşılıklı olarak kaldırılması ile Belarus ve Moldova ilişkilerinde ivme hedefleniyor.
ANKARA – Dışişleri Bakanlığı, Belarus’la vizelerin kaldırılmasına ilişkin yaptığı açıklamada, ”29 Mart 2013 tarihinde Minsk’te imzalanan ve her iki ülke vatandaşlarının, pasaport türüne bakılmaksızın karşılıklı olarak 30 günlük vizesiz seyahat gerçekleştirebilmelerini öngören ‘ TürkiyeCumhuriyeti Hükümeti ile Belarus Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Vizelerin Karşılıklı Olarak Kaldırılmasına İlişkin Anlaşma’, 1 Haziran 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.” ifadelerine yer verdi. Söz konusu anlaşmanın, Türkiye-Belarus ilişkilerinin gelişimine katkıda bulunacak önemli bir adım olduğunu kaydeden Dışişleri, ”Son yıllarda karşılıklı üst düzey ziyaretlerle ivme kazanan siyasi ilişkilerimizin somut bir yansıması olan karşılıklı vize muafiyetinin, Belarus ile ilişkilerimizin ticari, beşeri ve kültürel boyutlarının gelişmesine de katkıda bulunacağına inanıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
belarus

MOLDOVA’DA 90 GÜNLÜK VİZESİZ SEYAHAT İMKANI
Aynı şekilde, 1 Kasım 2012 tarihinde Ankara’da imzalanan ve her iki ülke vatandaşlarının, pasaport türüne bakılmaksızın karşılıklı olarak 90 günlük vizesiz seyahat gerçekleştirebilmelerini öngören ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Moldova Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Vizelerin Karşılıklı Olarak Kaldırılmasına İlişkin Anlaşma’ 1 Haziran 2014 tarihinde yürürlüğe girdi.

Beyrut`un gezilecek en iyi 5 yeri

1BEYRUT PLAJLARI

Beyrut’ta cami, hamam ve  müze gibi yerleri gezebileceğiniz gibi ayrıca şehrin plajlarında denize girerek güneşlenebilirsiniz. Corniche denilen sahilde yürüyüş yapabilirsiniz. Beyrut şehri civarındaki kulüpler ve barlarda da doyasıya ve sınırsızca eğlenebilirsiniz. Ayrıca Pazar günleri kurulan Souk el Ahad isimli bitpazarına uğramadan gelmemeniz iyi bir tercih olacaktır. En özel antikaları ve eserleri burada bulabilirsiniz.

 

 

Sonraki

Valiziniz Kaybolunca Yapmanız Gereken 8 Şey

VALİZİNİZ KAYBOLDUYSA BU YAZIYI DİKKATLİ OKUYUN

Benim başıma gelmez diye düşünmeyin çünkü, dünyada her yıl kayıp ve hasarlı bagaj sayısı  30 milyon civarı!!! Bu kayıp ve hasardan dolayı oluşan zarar 2 milyar $!!!! Sakın başıma gelmez demeyin ve anlatacaklarımı iyi okuyun yoksa çok üzülürsünüz 🙂

   Bahar ayları içim kıpır kıpır, Prag havaalanına indim ve heyecanla valizimi bekliyorum yaklaşık yarım saat bekledikten sonra herkes gitti ve ben hala bekliyorum sonunda bagajımın benimle gelmediğini anladım.  O an anlatılmaz bir üzüntü yaşıyorsunuz zar zor çıktığınız tatilin berbat olacağını düşünmeye başlıyorsunuz.

   Hemen kendimi toplayıp bagajdan sorumlu görevliye giderek, bagajımın kaybolduğuna dair raporu tutturdum.  Hemen THY müşteri hizmetlerini aradım ve durumu bildirdim, telefondaki görevliden çok fazla bi medet ummayın sadece söylediklerinizi not alıyor gerekli yerlere bildiriyor. Havacılık kanunlarına göre bagajın 24 saat içerisinde kaldığınız otele getirilmesi gerekiyor, bu yüzden tutulan rapora otelinizi yazmayı unutmayın.

   Yapılan araştırma sonucunda valizimin İstanbul`dan uçağa verilmediği anlaşılmış ve bir sonraki uçakla Prag`a getirilerek teslim edeceğini söyledi görevliler sağolsunlar ve meraklı bekleyiş başladı. Valizim o gece gelmedi ve üzerimdeki elbiselerle yatmak zorunda kaldım.  Yapılan yoğun telefon görüşmelerinden sonra  valizimi ertesi gün saat 18 sıralarında otele gelip bıraktılar.

   Yurtdışında kaybettiğiniz valizinize kavuşmak inanılmaz bir duygu ama dilerim kimse bu duyguyu yaşamasın.
bavul-valiz

   Gelelim en önemli kısma , zararınızı nasıl karşılayacaksınız ; 
Hakkınızı aramazsanız kimse size alın bu parayı üzgünüz demiyecektir. Ancak siz hakkınızı ararkende havayolu şirketi ve sigortanız  paranızı vermemek için yada eksik vermek için binbir zorluk çıkartacaktır size ama pes etmeyin ve hakkınızı arayın. Havayolu şirketi valiziniz size teslim edilene kadar ilk 24 saat içinde yaptığınız acil harcamalarınızı  karşılamak zorunda, ancak bunların faturasını sizden isteyecektir. ( benden isteliler ama fatura falan vermedim ve yinede parayı aldım).

Seyahat sigortası yaptırdıysanız , sigortanında kayıp bagaj teminatı var , bagajınızın kayıp olduğu her saat için size yaklaşık 12$ veriyorlar, tabi sigorta da bunu size kendiliğinden vermiyor , siz bunu sigortadan talep etmelisiniz.

VALİZİNİZ KAYBOLDUĞUNDA YAPMANIZ GEREKENLER.  

1-Uçağa binerken size verilen bagaj sticker ını mutlaka saklayın.  (valiz kaybolursa ilk soracakları etiket)

2-Valizinizin kayıp olduğuna dair indiğiniz havaalanında, bagajdan sorumlu görevliye rapor tutturun.
3-Hava yolu firmasını arayarak durumu bildirin , rapor numarasını söyleyin.
4-İmkanınız varsa ara sıra havayolu firmasını arayarak valizinizin akibetini sorun
5-Otel resepsiyonunu valiziniz hakkında bilgilendirin.
6-Valiziniz yokken yaptığınız harcamaların faturasını alın, alma imkanı yoksa not alın.
7-Valizinizi teslim alırken teslim edilme tutanağını isteyin üzerinde saat yazmasına dikkat edin.
8- Tatil dönüşü hava yolu şirketinden ve sigortanızdan zararınızı karşılamayı unutmayın.

NOT : İmkanınız varsa valizinizi uçağın içine alın her zaman.

Türkiyede`ki En iyi 6 Yürüyüş Parkurları

1SERİN DERE DOĞA YÜRÜYÜŞÜ ROTASI

Yürüyüş mesafesi: 10 kilometre

Yürüyüş süresi: 4 saat

Zorluk derecesi: Orta

Su geçişi: Var

Bitki örtüsü: Ağaçlık alan, gürgen, meşe

Bölgede içme suyu: Bol miktarda içme suyu var.

İstanbul’a uzaklığı: 130 kilometre

Merkeze uzaklığı: Kocaeli’ne 18 kilometre

Ulaşım: Önce izmit’e oradan da Kullar – Kartepe yolundan gidiliyor. Bir başka güzergahta Yuvacık – Tepecik – Serindere yoludur.

Güzergah Bilgileri: Serindere’nin bir birinden farkı 3 tane farlıklı rotası bulunmaktadır. Üçü de bir birinden güzel ve eşsizdir.

Birinci Parkur: Kanyona Örnek köyün güneyinden giriliyor. Kimi yerlerde dere kenarındaki patikalar kullanılıyor olsa da kimi yerlerde diz hatta göğüs seviyesinde suya girilmesi zorunludur. Serin dere İnönü yaylasından doğup uzun ve dik bir kanyonun içinden akıyor. Zorlu geçişlerin olduğu dere oldukça kaygan taşlarla kaplıdır. Yürüyüşe Serindere köyü kız kulesi alabalık tesislerinin yanından başlanıyor. Sol koldaki dere takip edilerek yaklaşık iki saatlik dere yürüyüşünün ardından beton bir köprüye varılıyor. Burada verilen molanın ardından karşı yakaya geçip orman içi patika yola giriliyor. 1 saatlik yürüyüş ile dere yatağına dönülüyor. Bir süre sonra izmit’e içme suyu taşıyan 1 metre çapındaki boru hattının geçtiği 150 metrelik tünele de girilebilir. Tünelde el feneri gerekecektir. Bu parkur tünelin sonunda bitmiş olsa da devam etmek isteyenler karşı yamaçtaki Kız Kulesine çıkabilirler. 

   
İkinci Parkur:  Yürüyüşe yine alabalık tesislerinin önünden başlanır. Bu kez sağ koldaki dere takip edilerek, asıl kanyona girilir.. Bu rotada giriş yerinden geri çıkacaksınız yada Serindere’nin doğduğu İnönü yaylasından çıkış yapacaksınız. Çok güzel şelalelerin ve göletlerin olduğu parkurda bele kadar suya girmemek mümkün değildir. Yürüyüşçülerin mutlaka yedek kıyafet ve ayakkabı getirmeleri şarttır. Macera tutkunlarının mutlaka görmesi gereken bir rota. Zorlu bir parkur olduğundan ekipte çocuklar olmamalıdır. Yürüyüş süresi ekibe göre uzatılabilir. Üç, dört saatten  beş, altı saate kadar yürüyüş süresi uzatılabilir. Kanyonun bir uçundan girip diger uçundan çıkış yapmayı planlayanların yanlarında teknik malzeme getirmeleri gereklidir. Dağcılık bilgisi ve eğitimi olmayanlara tavsiye edilmez.

Üçüncü Parkur: Serindere baraj parkurudur. Yuvacık barajının kıyısında bulunan bir patika yolda yapılmaktadır. Bu parkur her yaştan insanın yürüyebileceği müthiş güzellikleri olan kolay bir trekking alanıdır. Yürüyüşe Serindere alabalık çiftliklerinin veya tam tersi Yuvacık tarafından başlanabilir. Yuvacık barajına hakim görselliği üst düzey tepeler arasında yürünür.

 

Sonraki

Likya yolu yürüyüş rotası

AVRUPA`NIN EN UZUN 4.PARKURU LİKYA YOLU

Ülkemiz konumu itibariyle birçok doğal güzelliği içinde barındırır. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemiz bi o kadarda dağlık sayılır. Ortalama yükseltimiz 1132m dir. Bir çok akarsularımız, göllerimiz, ormanlarımız vardır. Böyle oluncada çeşitli yürüyüş parkularının oluşması kaçınılmaz olmuştur. Ülkemiz bir çoğumuzun bilmediği bir birinden güzel yürülüş parkularını içinde barındırır, ancak millet olarak pek yürümeyi sevmediğimizden dolayı bunlar fazla bilinen yerler değildir. Bazılarını sizin için araştırdım, gidip yürümesenizde fikir sahibi olabilirsiniz.

   LİKYA YOLU (DOĞANIN ÜLKEMİZE SUNDUĞU EN BÜYÜK NİMETLERDEN BİRİ.) 

Fethiye´den Antalya´ya uzanan bu yolun uzunluğu tam 509km. Bu kadar uzun mesafe ile dünyadaki yürüyüş parkurları arasında ilk yerini almış Likya yolu. Yeşilin binbir tonu ile mavinin binbir tonunu aynı anda görebilirsiniz bu yürüyüş parkurunda. Özellikle bahar aylarında giderseniz birbirinden güzel çiçeklerin arasından yürüyerek yürüyüşünüzü daha güzel bi hale getirebilirsiniz.
Fethiye´nin Faralya köyünden başlayıp Antalya´ya kadar devam eden bu tarihi yol yaz kış dünyadan birçok yürüyüş severi ülkemize çekmektedir. Tamamını yürümeye kalkarsanız konaklamalarıda hesap edersek 30-40 günde parkuru tamamlamak mümkün. Eğer hepsini yürüyecek gücünüz yoksa 15 er km lik farklı etaplar şeklindede yürüyebilirsiniz.
likya-yolu-haritasi

likya-yolu-rota Garanti bankasının  1996 yılında ülkemizin sahip olduğu değerleri ortaya çıkarmak için yaptığı proje yarışmasında İngiliz uyruklu doğa sever Kate Clow un sunduğu Likya yolu projesinin birinci olmasıyla bu yürüyüş parkuru dünyaca üne kavuşmuştur. Daha sonra bu doğa severimiz Kardelen Karlı adını almıştır. Likya yolu Avrupanın en uzun 4. yoludur.

Likya “ışık ülkesi” anlamına gelmektedir. Likyalılar Fethiye Antalya arasında Milattan önce 3 bin yıllarında bugünkü Teke yarımadasına karşılık gelen yerde yaşamışlardır.  Fethiye ile Antalya arasında uzanan sahil şeridinde yoğunlaşmış olmasına rağmen, çok dağlık ve ulaşılması, ele geçirilmesi güç bir hinterlanda sahip olmaları, özgür ve başı buyruk bir kültür geliştirmelerine zemin olmuştur.

 Yemyeşil ormanlar içinde, yol boyunca mavinin bin bir tonuyla Akdeniz`i yanınıza alarak uzanan bu yolda antik kentleri keşfetmek, rengarenk açmış endemik bitkiler içinde yolculuğa çıkmak size her şeyi unutturabilir. Vaktiniz çok fazla değilse bu yolda hafta sonu kaçamağı yapmak bile sizi oldukça mutlu etmeye yeter.

likya-yolu-patika

Likya yolu yürüyüş severleri fazla da yormamak için parkurlara ayrılmış. Bu parkurlardan en güzel olanı  İnişdibi-Çayağzı etabıdır. Antalya’nın Demre beldesi sınırları içinde kalan bu etap Antalya’dan Kaş’a doğru giderken Demre’yi geçtikten sonra, İnişdibi patika girişinden başlayarak 14 kilometre boyunca devam eder, Gökkaya Körfezi’ni ve Istlada Antik Kenti’nin ardından Çayağzı’nda son bulur.

Başlangıç noktasında ilk adımın atıldığı andan itibaren su gibi akıp giden etap, sürpriz güzellikleriyle hafızalardan silinmeyecek manzaralar sunuyor. Bir tarafta, tarihi kalıntıları altında barındıran pırıl pırıl deniz, diğer yanda asırlık zeytin ağaçları ve kızıl toprak arasından fışkıran rengarenk çiçekler ve kızıl çam ormanları.

Kızıl toprakla örtülü patika, arasında bulunan taşlardan dolayı, yağmur yağdığında dahi rahat yürünebiliyor. Patika boyunca zaman zaman kaybolan deniz, aynı zamanda etap boyunca en iyi pusula gibi eşlik ediyor. Etabın üçte ikisini tamamlayıp yüksek bir tepeden indikten sonra sizi karşılayan İlvit Çağıllı Koyu, adeta ödül gibi. Turkuaz renkli denizi bembeyaz taşlı kumsalıyla bu bakir koy, kahve içip biraz dinlenmek, hatta cam gibi suya atlayıp, yüzme molası vermek için harika bir fırsat. Yolun kalanı ise denize en yakın çizgide devam ediyor ve uzun bir sahilin ardından Çay ağzı’nda son buluyor.
cay-agzi kekova

Likya yolu üzerinde birçok kamp yeri bulabilirsiniz  o yüzden yanınızda çadır getirmekte fayda var.  Bölgenin ılıman iklime sahip olduğunu göz önünde bulundurursak hemen her mevsim her koyda çadır kurabiliriz. Çadırda kalmak istemeyenler hemen yakınlarda yer alan batık kent Kekova’nın deniz manzaralı pansiyonlarında da kalabilirler, ayrıca güzergah üzerinde birbirinden güzel birçok pansiyon bulabilirsiniz. Yörenin otlu ve zeytinyağlı yemekleri, günlük tutulan ve teknede pişirilen balıkları ve keçi sütünden yapılan dondurması denemeye değer. Diğer tarihi alanları keşfetmek için tekne turu da unutulmamalı.

Yolculuk için; En uygun zaman Mart –Mayıs ve Ekim-Kasım arasıdır. On ay boyunca yürünebilir. Yazın sıcağında, Haziran sonlarından sonra deniz kenarında su kaynakları kuruduğundan Temmuz-Ağustos yürüyüşü pek tavsiye edilmiyor. Parkur çok uzun. 5-7 veya 10 günlük etaplara bölünebilir. Tamamını yürümek isteyenler 30-40 günü göze almalıdır.10-12 saatlik bir yürüyüşle 20-25 gün arasında da yürünebilir.

Gerekli Malzemeler; Parkurda yapılacak günü birlik yürüyüşler için küçük bir sırt çantası taşınabilir. Çantanın içinde mutlaka yeterli miktarda yiyecek-içecek, yağmurluk, yedek t’shirt / pantolon, güneş koruyucu krem, bandana, şapka veya ter silerken de kullanabileceğiniz bir yemeni sizi gündüz yolculuklarında güneşten koruyacaktır. Havlu, mayo, çalılıkların bacaklarınızı çizmesinden korkmuyorsanız şort, tercihen hafif kumaştan uzun pantolon.
Kamplı yürüyüşler için bunların yanı sıra çadır, uyku tulumu, matara, el feneri ve kamp ocağı. Yağışsız havalarda yani yazın çadıra gerek kalmayabilir. Mutlaka ayak bileklerinizi saran yürüyüş ayakkabısı. Giysiler çok kalın olmamalı. Islandığında çabuk kuruyan kumaşlar tercih edilmeli. Yürüyüş sırasında enerji veren ve taşınması kolay kuru kayısı, ceviz, fındık, incir, bolca meyve ve su gereklidir. Tatlı istekleriniz içinse çikolata.

likya-yolu-olu-deniz

Kamp alanları; Likya Yolunun hemen her yerinde kamp yapabilirsiniz.
Kabak-Gavurağılı,
Kınık(Ksanthos) –Patara,
Kaş-Aperlai,
Demre-Finike,
Beycik-Tahtalı Dağı-Gedelme-Göynük Yaylası arasında konaklayacak yer (otel-pansiyon) bulunmuyor. Köy evlerinden veya köşk denilen çardaklardan yararlanabilirsiniz.
Ayrıca Demre-Finike,
Beycik-Tahtalı-Gedelme,
Gedelme-Göynük Yaylası-Göynük arasında 2- 3 gün arasında süren güzergahlarda alışveriş problemi yaşandığından erzak alımı yola çıkmadan yapılmalı.

likya-yolu-yanartas

En Güzel Parkurlar:
Faralya-Kabak Koyu arası,
Alınca-Yedi Burunlar,
Aperlai-Üçağız-Kekova-Gökkaya Koyu,
Gelidonya Feneri-Adrasan,
Musa Dağı-Olimpos-Çıralı,-Tekirova güzergahları.
Dağ çıkışı yapmak için Tahtalı Dağı’nı ve daha kolay bir parkur olan Alaca-Eren Tepe noktası tavsiye edilir. Kış aylarında Tahtalı Dağı buzlu olacağından ekipmanla (krampon, buz kazması gibi) gelinmesi önerilir.
likya-yolu5

Muhteşem Koylar, Eşsiz Plajlar: Yolculuğa başlarken Fethiye’de mutlaka Ölüdeniz Plajı, Kabak Koyu, Özlen Çayı, Patara, Kaş, Aparlai, Kekova, Gökkaya Koyu, Çayağazı, Finike kumsalları, Adrasan, Çıralı, Kesmeboğaz Çayı ve Çıralı-Tekiro

Paristeki En İyi 5 Bar

1ANDY WAHLOO

1970’lerden kalma sanat eserleriyle dolu, raflarını sardalye konserveleri süsleyen bir Fas barı olan Andy Wahloo, dar sokaklardaki mütevazı bir kapı ardına gizlenen bir vaha gibidir. Ağaçlarla çevrili bahçesi yaz mevsiminde minderlere kurularak naneli Fas çayının keyfini çıkarmanız için sizleri bekliyor. Ayrıca sigara içme odası da mevcut.

Adres: 69 Rue des Gravilliers, 3. arr.
Tel: +33 1 42 71 20 38

Sonraki

Roma`da Gezilecek En İyi 5 Yer

ROMA`NIN EN İYİ 5 NOKTASI

roma-gezilecek-yerler

Oldukça eski ve görkemli bir tarihe sahip olan İtalya’nın görkemli başkenti Roma’da görülmesi gereken yerler o kadar fazladır ki bunların arasından tatilinizi renklendirecek ve kültürünüzü genişletecek en iyi 5 yeri sizler için derledim…

1NAVONA MEYDANI

Roma`da etrafı kafeler ve restoranlarla donatılan pek çok hareketli meydan bulunuyor. Bu meydanların en güzellerinden biri de Piazza Navona. Bu tarihi meydanda üç adet çeşme bulunuyor. Ayrıca buraya girmişken meydandaki sokak sanatçılarına resminizi de çizdirebilirsiniz.

Sonraki

Seyahat Sigortası Nedir?

SEYAHAT SİGORTASI NEDİR?GEREKLİMİDİR?

seyahat-sigortasi
Ülkemizde sigorta anlayışı diğer avrupa ülkeleri gibi fazla gelişmiş değil ve halk arasında benim başıma gelmez anlayışı yaygın olduğundan ve birazda ekonamik nedenlerden dolayı zorunli değilse sigorta pek sigorta yaptırma taraftarı olmayız millet olarak.  Sigorta şirketleride sigorta yaparken sagolsunlar her türlü kolaylığı göstermelerine rağmen, oldu ya bir kaza halinde ödeme yaparkende her türlü zorluğu göstermektedirler. Avrupa ve Amerikada kaza anında sigorta şirketleri yardım etmek için uğraşırken bizde ise nasıl daha az para öderim derdinde oluyorlar genelde.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen yurtdışına çıkışta sigorta yaptırmalımıyım diye düşünmeyin, mutlaka yaptırmalısınız. Yurtdışında  başınıza her türlü olay gelebilir, en basiti valiziniz uçakta kaybolabilir, yada daha kötüsü bir trafik kazasında yaralanabilir veya çantanızı çalmak isteyen bir hırsız tarafından bıçaklanabilirsiniz.

Benim başıma gelen bir olayı ve sigortanın bana faydasını buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.

Sınırlı bir bütçe ile tatile çıkmışsınız ve başınıza bir olay geldi ne yapacaksınız? Orada cebinizde para yoksa acil müdahele haricinde kimse sizin yüzünüze bakmayacaktır ve yapılan her kuruş masrafın parasını isteyeceklerdir.  İşte böyle bir durumla karşılaşmamak için Seyahat Sigortası ilk yapmanız gereken işlerin başındda olmalı.

   Nasıl yapılır; Seyahat sigortanızı herhangi bir sigorta acentesinden yaptırabileceğiniz gibi internet üzerinden de yaptırabilirsiniz. Google a “online seyahat sigortası” yazarsanız zaten bir iki şirket hemen çıkacaktır, bu siteler üzerinden online olarak kredi kartıyla satın alabilirsiniz.

   Seyahat sigortası ne kadar tutar? Seyahat sigortasını, tatilinizin süresi kadar alabileceğiniz gibi bir yıllık olarakta satın alabilirsiniz.  Fiyatlar süresine göre ve seçtiğiniz ülkelere göre  minimum 5$ maxsimum 50$ civarında çıkacaktır.

   Seyahat sigortası neleri kapsar? Yaptırdığınız sigortaya göre değişkenlik gösterir kapsam konusu, ancak en başlıca kapsamların başında sağlık gelir, yurtdışında karıştığınız bir kazada hastane masrafları, ülkeye nakil edilişinizdeki masraflar, veya cenaze masrafları, kayıp bagaj teminatları, bagaj gecikmesinden olabilecek zararlar, sakat kalmanız durumunda tazminat gibi birçok faydası vardır. Genelde 50 bin euro teminatlı olur normal bir sigorta tabi isterseniz siz bunları genişletebilirsiniz.

NOT: Seyahat ettiren kredi kartınız varsa, yada uçak biletinizi kredi kartınız ile almışsanız bazı kredi kartları müşterilerine bu sigortayı ücretsiz yapıyorlar. Yaptırmadan önce bankanıza danışınız.

ST PAUL YOLU

ST. PAUL YOLU

St. Paul yolu, bir kolu Antalya Perge’den diğeri Aspendos’dan başlayıp Sütçüler yakınındaki Adada antik kentinde birleşerek Eğirdir gölü üzerinden Isparta-Yalvaç’a kadar uzanan Türkiye’deki işaretlenmiş yürüyüş yollarından, Likya yolundan sonra ikinci en uzun olanıdır. 2004 yılında Kardelen Karlı (Kate Clow) ve Terry Richardson’ın organizasyonunda yerel halkın da katkıları ile
işaretlenen ve yaklaşık 410 km uzunluğunda olan bu patika yol, tarihsel olarak hıristiyanlığın yayılmasına büyük katkıda bulunan Aziz (Saint) Paul’un hıristiyanlığı Kudüs’de yaşayan museviler dışında diğer kavimlere yaymak üzere Anadolu’ya ilk geldiğinde izlediği güzergâhı içermektedir.

st-paul-1
stpaul1

Bu uzun yürüyüş rotası bizlere yerel hayati ve eski taş evleri görme olanağı vermektedir. Yürüyüş boyunca kalacağımız bu köylerde ayni zamanda geleneksel mutfaklarını, ev yapımı yoğurt ve peynir tatma, el sanatlarını görme fırsatı buluyoruz.

Rotamız büyük çoğunlukla ormanlık alanlardan geçen, kanyonlarla ve patikalarla dolu eski Roma ve göç yollarını içermektedir. Likya yolundan daha sert bi yapıya sahiptir.

isaretler

 Yürüyüşe başlamadan önce yürüyüş rotalarını gösteren St. Paul Yolu adlı kitabı ve içinde bulunan haritayı, ayrıca sırt çantanızı yanınıza almayı unutmayın. Yürüyüş rotası, harita üzerine işaretlendiği gibi, arazide de yürüyüş güzergahları ve yönleri tabelalar ve kırmızı-beyaz renkli boyalarla işaretlenmiştir.

st-paul-yolu-19-535x401Güven içerisinde gerçekleştirilebilen yolun tamamına ait yürüyüş programı, 14 gün sürmektedir. İsteyenler bu programı 7-8 güne indirerek, yürüyüşü Eğirdir’de de bitirebilmekteler. 14 gün süren yürüyüş programı boyunca, yürüyüş rotası üzerinde bulunan doğanın muhteşem güzellikleri ile bütünleşmekle birlikte, engin dağların büyüleyici güzelliklerini fotoğraflamanız ve çam kokusuyla buğulanmış havayı ciğerlerinize teneffüs etmeniz size, unutulmaz bir serüven yaşatacaktır. Küçük ve şirin köylerden geçerken yöre halkın sizinle paylaşacağı bir çok şeyi bulacaksınız. Yol boyunca kimi zaman pansiyon haline getirilmiş evlerde kimi zaman otel veya apart konaklama tesislerinde kalarak, günün yorgunluğunu, taze balık ve et yemeklerinin nefis kokusuyla, bazen yudumladığınız sıcacık çayın lezzetiyle giderirsiniz. Özellikle Sütçüler ve Eğirdir bölgesinde yapacağınız doğa yürüyüşlerinde daha önce hiç görmediğiniz çiçekler, ağaçlar, kuş ve böcekler size kokularıyla ve sesleriyle yön gösterirler.
st-paul-manzara

Türkiye`deki En Güzel 9 Mağara

1DUPNİSA MAĞARASI

 

Kırklareli’nin Demirköy ilçesine bağlı Sarpdere köyünün sınırları içersindedir. Köyün 5-6 km güneybatısındadır. Mağaraya kuzeyden Kırklareli-Dereköy-Sarpdere, Kırklareli-Üsküp-Çukurpınar-Sarpdere veya güneyden de Vize-Poyralı-Demirköy-Balaban-Sarpdere yollarıyla gidilebilir.
Birbirine bağlı iki kat ve gelişim özellikleri farklı üç mağaradan oluşan Dupnisa Mağara sisteminin toplam uzunluğu 2750 metredir. 70 metrelik bir yükselti içinde gelişen bu mağaraların hidrolojik özellikleri, gelişim dönemleri, damlataş çökelleri birbirinden son derece faklıdır. Birbirine tezat üç mağaranın üst üste bulunması son derece ilginçtir. Üstte yer alan kuru mağara, damlataş birikimi yönünden son derece zengindir. Özellikle sarkıt, dikit, sütun ve duvar damlataşları büyük boyutlara ulaşmıştır. Buna karşılık altta bulanan Dupnisa mağarası , içindeki yer altı deresi ve gölleriyle saçaklar şeklinde göllerin üzerine inen duvar ve perde damlataşları mağarayı daha cazip bir hale getirmiştir.
Daha Büyük Görüntüle
Benimde memleketim olduğu için Her yaz Dupnisa mağarasına giderim. Dupnisa mağarası kış mevsiminde genelde kapalı olur. Istıranca ormanlarının göbeğinde olan mağaranın önünde piknik yapabilirsiniz. Erken giderseniz belki şansınıza boş piknik masası bile bulma imkanınız var. Mağara önü kalabalık geldiyse Mağaraya gelmeden 2km uzaklıkta üzerinden geçtiğiniz çay kenarındada pikniğinizi yapabilir, balık tutmaktan anlayanlar balık tutma girişiminde bulunabilirler.

 

Sonraki

Takip edin

182HayranlarBeğen
0TakipçilerTakip et
13TakipçilerTakip et
0AbonelerAbone ol

Kaçırma